
İstanbul Mimar Sinan Belediye Başkanı eski AKP’ li Cuma Bozgeyik ‘ in Atatürk’ e fıkra ile hakaret davasının ilk duruşması bugün Büyükçekmece 3. Asliye Ceza Mahkemesinde yapıldı.
Bugünkü duruşmada davacı sivil toplum örgütleri; avukat ve temsilcileri ile Marmara Kanaltürk Gönüllüleri hazır bulundu. Mimar Sinan Belediye Başkanı Cuma Bozgeyik; davaya neden olan olayı şöyle anlattı:
“ 19 Mayıs 2005 günü gece 24.oo’ te Selanik kökenli olup; beldede yaşayan özellikle yaşlı insanlarla birlikte Selanik gezisi yapmak üzere yola çıktık. Bu yaşlı insanların maddi durumu iyi olmadığı için ve Selaniğe özlem duydukları için Selanik’ e gezi düzenledik. Daha önce gideceğim belde ile irtibat kurmuştuk. Gerekli hazırlıkları yapmıştık. Otele yerleştik. Selanik’ te bulunan Atatürk evine hareket ettik. Bu sırada bir kısım Yunanlılar tarafından protesto edildik. Atatürk’ ün evini ziyaret ettikten sonra otele dönmek üzere yola çıktık. Otobüste herkes Atatürk’ le ilgili bildiği bir şey anlatmaya başladı. Otobüste bulunanlarla inkilap tarihi bilgilerimi paylaştım. Hatta Atatürk’ ün alçak gönüllüğünden halkına olan mütevaziliğinden bahsettim daha sonra iddianamede konu olan fıkrayı anlattım.
“ Aydın yöresinde bir efe yaşıyormuş. Efenin kafasında Atatürk’ ün uzun boylu, iri yarı, palabıyıklı bir asker olarak canlandırıyormuş. Gün ola harman ola Atatürk’ ün yolu o yöreye düşmüş. Hazırlıklar yapılıyor. Efe de Atatürk’ ü bekleyenlerden biri. Tren veya araçtan Atatürk iniyor. Efe bakıyor, Atatürk uzun boylu değil, kendinin hayal ettiği gibi biri değil. Pala bıyıklı da değil. Olsun benim Atamın sesi gür diyor. Atatürk konuşunca ince sesli olduğunu görünce bir daha yıkılıyor. Bu şahsın da orada bir kahvehanesi varmış. Atatürk’ e kahve ikram etmek istiyor. – Sayın Paşam kahveyi nasıl içersiniz? Diyor. Atatürk’ te :şekerli kahve içerim diyor. Bunun üzerine Efe bayılıyor. Ben de orada yaşlı bayanları heyecanlandırmak için “ affedersiniz o yörede şekerli kahveyi i...... içermiş”
Hatta Atatürk’ ün dahi bu fıkra anlatılınca gülümsediğini ve sırtını sıvazladığını beyan ettim. Benim bu anlattıklarım CD kayıtlarında yoktur. Zira bu kayıtlar eksiktir. Atılı suçlamayı kabul etmem. Hakkımda bu iddiaları ortaya atanlar Atatürk’ ün manevi şahsiyeti üzerinden siyasi rant elde etmek istemektedirler. Suçsuzum dedi. “
Bunun üzerine davacılardan bir kısmı birlikte söz alarak Mimar Sinan Belediye Başkanı Cuma Bozgeyik’ ten şikayetçiyiz müdahil olmak istiyoruz dediler. Bir kısım davacıların da özellikle beyanda bulunma isteklerini mahkeme hakimi kabul etti.
Davacılardan söz alan B.Karal şikayetinde: dilekçemi aynen tekrarlarım.sanığın hakaret kastı vardır. Sanığın övücü nitelikteki fıkra anlatım şeklindeki beyanı çelişkilidir. Suç bireysel bir suç değildir. Planlı ve tertipli olarak yapılmış propaganda sonucu işlenen bir suçtur. Sanığın örgütlü suçtan yargılanmasını talep ediyoruz. Müdahil olmak istiyorum dedi.
Davacılardan B.Yazgan şikayetinde: Bizler, siyasi rant peşinde değiliz. Sanık Atatürk’ ün evini ziyarete gitmekle rand elde etmiştir. İddianameye konu olan olay fıkra olmayıp anektotdur. Anektotun anlatış şekli önemlidir. CD montaj değildir. Kaldı ki yayınlayan kanal dava edilmemiştir. Sanık samimiyetsizdir. Şikayetçiyim, müdahil olmak istiyorum dedi.
Davacılardan A.U.Gökbulak: Ben daha önce Cumhuriyet Savcısına beyan bulundum.08.03.2007 tarihli beyanı okundu soruldu. Aynen tekrar ederim. Çekimi yapan kişi yaklaşık geziden 1 yıl sonra kaseti bana verdi kaseti CD’ ye aktardım. Orjinali de savcılığa sundum. Kaset montaj değildir. Sanıktan şikayetçiyim. Müdahil olmak istiyorum. Sanığın aşağılama kastı vardır. Ben siyasi rant peşinde değilim. Sanık seçimleri kazandıktan sonra rakibi olarak ben kendisi kutladım dedi.
Davacılardan T.Yalçın: Sanıktan şikayetçiyim. İlaveten ben Batı Trakyalıyım. Komşu ülkelerdeki halklar bizleri severler. Ben zaman, zaman o yörelere de giderim. Dilekçemi de tekrar ediyorum.Şikayetçiyim müdahil olmak istiyorum. Adli kontrolün kaldırılmasının reddine karar verilsin dedi.
Davacılardan A.Birsan: Bizler siyasi rant peşinde değiliz. Sanıktan şikayetçiyiz dedi.
Davacılardan Atatürkçü Düşünce Derneği adına söz alan vekaleten kendi adına asaleten Av. S.Karakuzulu: Şikayet dilekçemizi tekrar ediyoruz. Sanığın kastı sabittir. Atatürk’ ün şahsına hakaret içeren fıkra anlatılarak örgütlü suç işlenmiştir. Sanık cezalandırılsın. Müdahilliğimize karar verilsin. Adli kontrolün kaldırılmasına yönelik talebin reddine karar verilsin dedi.
Mahkeme heyetince; diğer hukuki işlemlerin tamamlanarak davanın devamı için duruşmanın 3.12.2007 günü saat 14.00 ‘ a bırakılmasına karar verdi.
Fotoğraf /Arşiv: Suç duyurusunda bulunan davacılar 27.03.2007
http://www.ulusalcephe.com/index.php?option=com_content&task=view&id=4&Itemid=1
http://www.sicakgundem.com/newsdetail.asp?NewsID=3173
Tenise Yalçın
|